Sevgili Okurlar,
Zonguldak'ta yine gündemi sarsacak olaylar yaşanıyor.
Son zamanlarda alkollü mekanlara ruhsat verilmesi konusu uzun süredir tartışma konusu olmuştu. Ekim ayında gerçekleştirilen Belediye Meclisi'nin 1'inci Birleşim Toplantısı'nda, ruhsat verilecek 9 iş yeri gündeme getirildi.
Bu iş yerlerinden 8’ine ruhsat verildi, ancak bir mekana ruhsat verilmedi.
Sebep olarak, bu mekanın “Üstüngel Kreş Gündüz Bakım Evi ve Çocuk Kulübü”ne yakın olması gösterildi.
Ancak, bu noktada işin garipliği başlıyor.
Bahsedilen yer tam olarak bir kreş mi, bakım evi mi, yoksa bir etüt merkezi mi belli değil.
İlginç olan ise, eğer burası gerçekten bir kreş olsaydı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı olması gerekirdi.
Ancak burası, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bağlı olduğu belirtiliyor.
Bu karmaşıklık, işin içinde başka bir şeyler mi var sorusunu tabi ki akıllara getiriyor.
Bu kreş olarak tanımlanan yerin en dikkat çekici yanı ise, yangın çıkışının olmaması.
Yangın çıkışı olmayan kreş olur mu?
Binayı yerinde incelediğimde, yangın çıkışının izinsiz bir şekilde yan taraftaki bina delinerek oluşturulduğunu öğrendim.
Ancak bina sahipleriyle yaptığım görüşmelerde, bu yangın çıkışının artık kapalı olduğunu gördüm. Yetkililer bu durumu incelemeli ve gerekli adımları atmalıdır.
Zira, çocukların güvenliği tehlikededir.
Bu durumun altında yatan bir başka önemli detay daha var.
Bu kreş denilen yer, zamanında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Belediye Meclis Üyeliği yapmış olan ve aynı zamanda Susma Gazetesi’nin imtiyaz sahibi Bahattin Arı’nın eşine ait.
Bu bilgi, işin siyasi boyutunu gözler önüne seriyor.
Eski CHP’li bir belediye meclis üyesinin isteği doğrultusunda, bu mekana ruhsat verilmemesi için türlü iftiralar ve algı operasyonları devreye sokuluyor.
Belediyedeki işlere bakar mısınız?
Bir CHP belediye meclis üyesi istiyor diye aynı belediye meclis üyesinin ortağı olduğu mekana ruhsat veriliyor.
Hem de Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem görevi bu belediye meclis üyesine vekaleten verdiği zaman asıl olay gerçekleşiyor.
Bir eski CHP belediye meclis üyesi istiyor diye türlü iftira ve algı operasyonuyla ruhsat verilmiyor.
Tahsin Erdem gerçekten bu belediyeyi böyle yönetecekse 4,5 yılda çok işimiz var.
Biz doğru işlerde Tahsin Erdem’in hep yanında olduk ama yanlış işlerde de karşısında olacağımızı kendisine ve kamuoyuna söyledik.
Çünkü ruhsat işlerinde adaletsizlik var.
Peki, Cumhuriyet Halk Partisi, "adalet" sloganını dillendirirken sadece kendi üyelerine mi çalışacak?
"Adalet" vurgusu yaparken bu tür işlere göz yummak ne kadar doğru?
İşin trajikomik kısmı ise, CHP’li belediye meclis üyesinin ortağı olduğu Alkollü mekanın Zonguldak’ta açılan Kent Lokantası’nın tabelasını yaptırdığı iddiası.
Araştırmalarımız devam ediyor.
Eğer doğruysa, bu durum şehrimizdeki çarpıklığı gözler önüne seriyor’
"Yaptır tabelayı, ver ruhsatı!"
Elbette, bu olayın bir de hukuki boyutu olacak.
Ruhsat alamayan mekan sahipleri, haklarını yargı yoluyla arayacaklarını belirtiyorlar.
Mahkeme süreci başladığında, olayın sonucunu da hep birlikte göreceğiz.
Ne yazık ki, Zonguldak’ta bu tür olaylar bir döngü halinde devam ediyor.
Kim gelirse gelsin, herkes kendi çıkarına çalışıyor.
Ancak bizler, Zonguldak halkı olarak adaletin peşini bırakmayacağız.
Unutulmamalıdır ki, "keser döner, sap döner, gün gelir devran döner!"
Birde bu ruhsat verilmeyen mekan için “Konsomatris” çalıştıracaklar, burayı “Pavyon” yapacaklar diye kirli iftiralarla algı operasyonu yapıldı.
Bu kadar iftira ile ekmekle oynanır mı?
Bu bilgiyi nereden almışlar?
Yoksa konsomatrisleri kendileri mi getirecekti?
Diyoruz ya “Adalet” diye...
Şimdi bu olayların neresinde adalet var?

“PUSUDA Kİ GAY!”

Kendi karanlıklarında boğulurken başkalarına çamur atmayı bir meziyet sananlar her zaman olmuştur.

Peki şimdi, ne yapacağız?

Bu kişilere cevap mı vereceğiz?

Değer mi?

Geçen gün bir arkadaş dedi ki: "Bu kişiye hakaret etme, küfür etme! Çünkü hoşuna gidiyor. Karısını erkeklerin cinsel zevklerine hizmet etmesi için yollayan, ve bunu şantaj aracı olarak kullanan birinden ne bekliyorsun? Bu adam matbaada erkek erkeğe sevişirken yakalanmadı mı? Kime neyi anlatıyorsun? İ...ne muhatap olmaya gerek yok! Onurunu, şerefini, namusunu satanla muhatap olmak bize yakışmaz. Bu tipler havlamaya devam edecek, biz yolumuza bakacağız. Çünkü unutma, çamur atan her zaman kirli kalır!”

Arkadaş doğru söylüyor.

Sokakta beni görünce kaçacak yer arayan klavye delikanlısına bu yazı bile fazla ama olsun!

En azından biraz eski günleri yad etmiş olduk!

Belki bir gün başka şeyleri de yad ederiz!

Bu pusu da ki “gay” olmaya devam etsin!