Enerji üretiminde yerli kaynakların önemi her geçen gün daha fazla vurgulanırken, ithal kömürün Türkiye'nin elektrik üretimindeki payının giderek artması, hem ekonomik hem de çevresel açıdan endişe verici bir tabloyu gözler önüne seriyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2024 yılı Ocak-Ekim dönemi elektrik üretim verileri, Türkiye’nin enerji politikalarında dışa bağımlılığın geldiği kritik noktayı çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.

İTHAL KÖMÜR KULLANIMI REKOR DÜZEYDE

Bakanlık verilerine göre, ithal kömür, enerji üretiminde yüzde 21,1’lik bir pay ile zirveye tırmandı. Bu oran, ithal kömürün elektrik üretiminde vazgeçilmez bir kaynak haline geldiğini gösterirken, yerli kömürün yüzde 13,5 ile geride kalması dikkat çekiyor. Türkiye’nin kömür rezervleri bakımından zengin bir ülke olduğu bilinse de, yerli kömür kullanımındaki bu gerileme, yerli kaynakların yeterince değerlendirilmediğinin açık bir göstergesi.

2024 yılının ilk on ayında toplam 289,4 TWh elektrik üreten Türkiye’nin kaynaklara göre enerji üretimi ise oldukça çeşitli bir yapı sergiliyor. Ancak ithal kömürün yükselişi, enerji sektöründe dışa bağımlılığın geldiği noktayı gözler önüne seriyor:

Hidroelektrik: 66,2 TWh (yüzde 22,9)

Doğal Gaz: 51,3 TWh (yüzde 17,7)

İthal Kömür: 61,1 TWh (yüzde 21,1)

Yerli Kömür: 39,2 TWh (yüzde 13,5)

Rüzgar Enerjisi: 30,1 TWh (yüzde 10,4)

Güneş Enerjisi: 23,7 TWh (yüzde 8,2)

Jeotermal Enerji: 9,2 TWh (yüzde 3,2)

Biyokütle: 8,7 TWh (yüzde 3,0)

Yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam enerji üretimindeki payı yüzde 41,5’e ulaşarak umut verici bir tablo ortaya koyuyor. Hidroelektrik, rüzgar ve güneş enerjisi gibi kaynakların artan katkısı, çevresel sürdürülebilirlik açısından olumlu bir gelişme. Ancak, ithal kömürün hâlâ bu kadar büyük bir paya sahip olması, Türkiye’nin enerji stratejisindeki dışa bağımlılık risklerini açıkça ortaya koyuyor.

İTHAL KÖMÜRÜN ARTAN PAYI NEDEN TEHLİKELİ?

İthal kömür, yalnızca ekonomik bir yük değil, aynı zamanda enerji güvenliğini tehlikeye atan bir faktör. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar, ithal kömüre olan bağımlılığı daha maliyetli hale getirirken, küresel tedarik zincirinde yaşanabilecek krizler, enerji arzında ciddi aksaklıklara yol açabilir. Ayrıca, ithal kömürün çevresel etkileri de göz ardı edilemez. Yerli kömür ve yenilenebilir kaynakların ön plana çıkarılmaması, Türkiye’nin enerji politikalarını hem ekonomik hem de çevresel açıdan zayıflatmaktadır.

YERLİ KÖMÜR KULLANIMININ ARTTIRILMASI ŞART

Türkiye, kömür rezervleri bakımından zengin bir ülke olmasına rağmen, yerli kömür kullanımının düşük seviyelerde kalması, enerji politikalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir. Yerli kömür kullanımının teşvik edilmesi, yalnızca enerji güvenliğini sağlamakla kalmaz; aynı zamanda istihdam yaratır, madencilik sektörünü güçlendirir ve ülke ekonomisine doğrudan katkı sağlar.

Bu kapsamda, yerli kömür üretimini artırmaya yönelik teşvik politikaları hayata geçirilmeli, madencilik sektöründe modern teknolojilerin kullanımıyla verimlilik artırılmalı ve çevresel etkiler en aza indirilmeli. Ayrıca, yerli kömür kullanımını destekleyen termik santrallerin kapasitesinin artırılması, ithal kömüre olan bağımlılığı azaltacaktır.

 

ENERJİDE YERLİ KAYNAKLARA DÖNÜŞ KAÇINILMAZ

Türkiye’nin enerji üretiminde ithal kömürün giderek artan payı, hem ekonomik bağımsızlık hem de enerji güvenliği açısından büyük riskler taşımaktadır. Yerli kömür ve yenilenebilir enerji kaynaklarının ön plana çıkarılması, sürdürülebilir bir enerji politikası için kaçınılmazdır.

Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, yalnızca ekonomik bir gereklilik değil, aynı zamanda stratejik bir zorunluluktur. Unutulmamalıdır ki, enerji üretiminde yerli kaynakların etkin bir şekilde kullanılması, Türkiye’nin gelecekteki bağımsızlığı ve kalkınması için atılacak en güçlü adımlardan biridir.

 

OLASI BİR SAVAŞ ZAMANINDA YERLİ KAYNAKLAR ÇOK ÖNEMLİDİR

Allah korusun ama nükleer savaşlardan bahsedildiği günümüzde 3 Dünya Savaşı'nın çıkması olasın her geçen gün daha da güçlendiği günümüzde yerli kaynaklar çok daha önem taşımaktadır.

Bir savaş zamanı kimse kimsenin yüzüne bakmaz.

İthalat ihracat durur.

Ekonomi kriz başlar.

Ancak kendinde varsa

Kendi madenlerin varsa ayakta kalabilirsin.

O yüzden yerli kömür üretiminim daha da arttırılması şart.