Dostoyevski şöyle diyor;

“İlk yapılan yanlışa kaza,

İkincisine hata,

Üçüncüsüne tercih denir…

Milli Eğitim’de mevzular yine karışık.

Aslında böyle olmasının nedeni, ne bir kaza,

Ne hata!

Tamamen tercih…”

Ereğli’de bir yönetici.

Yüklenici firmalar ile kafa kol ilişkisine girmiş.

Hediyeler, takım elbiseler peşi sıra gelirken,

Şak bir şikâyet…

Yöneticinin kurduğu tezgâh bozuluyor.

Soruşturma geçiriyor.

Sonra Ereğli’den alıyorlar bu şahsı Zonguldak’a yolluyorlar.

Gel zaman git zaman, Zonguldak’ta ki yüklenici firma sahipleri ile dostluk kuruyor.

Taşımalı eğitim ihalelerine baktığı için, özellikle servis firmaları ile yakın dostlukları doğuyor.

Yine takım elbiseler, yine akşam masalarında mezeler.

Sonra rehber personel krizi patlıyor.

Taşıma ihalesini alan firmalar,

Rehber personele maaşını yatırıyor,

Ardından elden geri alıyor.

Günlük 250 liraya, gencecik insanların emeğini sömürüyor.

İşin ilginç yanı ise,

İhaleyi alan firmalar, rehber personele vermesi gereken maaşı, zaten hak ediş olarak devletten alıyorlar.

Personel başı aylık 7500 TL haksız kazanç elde ediyorlar.

10 personelde 75 Bin TL, yılda 900 Bin TL…

Milli Eğitim’de bu işleri denetlemesi gereken kişi ise ortalarda yok.

Öyle ya geçmişten Ereğli’den alışık, hediye işlerine…

Şimdi göz yummasına şaşıracak değiliz.

İşler ortaya çıkınca, izne ayrılmasına da şaşırmadık!

Birde işin firma tarafı var.

Emekleri sömürülen gencecik insanlar baş kaldırmasaydı, kurdukları çark asla bozulmayacaktı.

Bu firma sahipleri, politika ile kol kola girerek olanları örtbas etme peşinde.

Firmalardan bir tanesini aradım.

Söz hakkını kullanmasını istedi.

Başladı ver yansına…

2 aydır hak edişini alamıyormuş.

Zarar ediyormuş…

İnsan zarar ettiği işi neden yapar?

Bize ABA altından sopa göstermeye kalkıştı…

Sonra araştırdık işin altında başka pislikler var.

İhale yasaklısı olduğu kurum var.

Alkol var.

Raporlar var…

Ama konumuz şimdilik Milli Eğitim.

Diğer kurumlarda yaşananları zamanı geldiğinde anlatırız.

Alkol raporları elimize ulaştı şimdiden…

Ticaretin bu kadar yozlaşması,

Yanlış yola sapması bizi üzüyor.

Buna göz yuman bürokratlar ise bizi kaygılandırıyor…

2 K, 1 A!

Yerel seçim öncesi, aday belirleme sürecinde,

En çok sorulan soru;

Kim kimin adayı?

Ereğli’de Saffet Bozkurt’u arkasına alan bir kişi turlara başlamış.

İlk duraklarından bir tanesi Ankara olmuş.

‘Saffet Bozkurt benim adaylığımı halledecek’ diye geziyormuş ortada.

Halbuki bilmiyor ki;

Saffet Bozkurt AK Parti Ereğli İlçe Başkanlığına bile istediği ismi getiremedi.

Bozkurt’un gönlünde yatan aslan,

Genel Merkezde çizik yedi.

İlçe Başkanı belirleyemeyen kişi adayı nasıl belirlesin.

Ereğli’de güç zehirlenmesini damarlarına kadar yaşayanlar var…

Ama bilmedikleri bir şey var;

Tahmin ettikleri kadar güçlü değiller!