MUSTAFA ÇAĞLAYAN’IN SİYASİ KAOS PLANI

AK Parti İl Başkanlığı için nefesler tutulmuş durumda.

Son söz Cumhurbaşkanına kaldı…

Oturduğu villadan,

Altındaki motorlu taşıta kadar,

Sahip olduğu her şeyi AK Parti’ye borçlu olan,

İl Başkanı olmasının ardından,

Kısa sürede hatırı sayılır bir mal varlığı sahibi olan Mustafa Çağlayan,

Koltuğu kolay bırakmak istemiyor haliyle…

Dün akşam koro halinde,

Mustafa Çağlayan’ın tetikçileri,

Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Mustafa Öztürk hakkında ağır eleştirilerde bulundular.

Partisine ihanetle suçladılar,

Belediyeden ihale almaya çalıştığını ima ettiler.

İttifak ruhuna aykırı davrandığını söylediler.

Yahu ne oldu birden?

Seçim sürecinde Ömer Selim Alan’la seçim çalışmalarına çıktığı zaman,

Hakkında methiyeler düzülen Mustafa Öztürk,

Şimdi neden ihanetçi oldu birden bire?

İşte bu da Mustafa Çağlayan’ın yeni bir oyunu sayın okur!

Seçimin ardından Mustafa Çağlayan’ın tetikçileri,

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakarete varan yazılar yazmıştı.

Mustafa Çağlayan’ın başarısızlığını örtbas edebilmek adına,

Recep Tayyip Erdoğan’a dayatmacı demişlerdi…

Bu kumpası planlayanlar,

Şimdi MHP’yi suçlayarak,

Mustafa Çağlayan’ın başarısızlığının üzerini kapatmaya çalışıyor…

Yahu hadi başarısızlığı örtbas ettin,

Aldığı villaları,

Lüks araçları nasıl örtbas edeceksiniz?

İl başkanı olduktan sonra alınan villlayı,

‘Siz bizim dostluklarımızda anlamazsınız’

Diyerek geçiştiren Mustafa Çağlayan’a kendi partilileri bile inanmıyor artık.

Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Mustafa Öztürk hakkında,

Yazılar tüm yazılar Mustafa Çağlayan’ın kurgusu,

Yaratmak istediği siyasi kaostan faydalanarak,

Koltuğu yeniden kapmak istiyor!

Bu taktik 2016 yılı öncesinde,

Bazı kesimler tarafından sıkça kullanıyordu.

Mustafa Çağlayan’a bunları,

Ev aldığı dostu öğretmiş olabilir…

Zira 2016 yılı öncesi kumpas kuranlarla yakın ilişkiler kurulmuştu!

Evet biz sizin dostluklarınızı bilmeyiz,

Fakat sizin ciğerinizi biliriz!

TELE GÜVERCİN!

Ereğli’de düzenbaz bir posta güvercini var bildiniz mi?

Hani Ankara’dan isimsiz mektuplar göndererek,

Ortalığı karıştırmaya çalışan bir müptezel!

Cebi üç kuruş para görünce bu zatın yürüyüşü dahi değişmiş!

Bir ortam bulunca,

Şak çıkartıyormuş telefonu,

‘Bu telefon bende olduğu sürece kimse bana bir şey yapamaz’ diyormuş.

Telefonda ipini tutan sahibinin çok özel görüntüleri olduğu konuşuluyor…

Nikah yaparken,

Tatil yaparken,

Her şeyi kayıt altına almış.

Şimdide o görüntüleri sigorta olarak kullanıyormuş.

Zaten kalbinin çirkinliğinin yüzüne yansımasından anlaşılıyor,

Ne mal olduğu…