Bugün 12 Eylül 2024 Perşembe
Bugün 23.komür kongresi başlayacak ve hemde 12 Eylül darbesinin yıl dönümü

Türkiye’nin Enerji Geleceğinde Taşkömürünün Önemi ve 23.Kömür Kongresi üzerine Bir Değerlendirme ile başlayalım isterseniz. Türkiye’nin enerji stratejileri ve sanayi gelişimi açısından kritik bir rol oynayan taşkömürü, bu yıl 12 Eylül 2024 tarihinde Dedeman Otel'de gerçekleştirilecek olan 23. Kömür Kongresi ile bir kez daha gündemde. Maden Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen kongre, Zonguldak ve ülkemiz için büyük bir öneme sahip. Kongre, taşkömürünün enerji sektörü üzerindeki tarihsel etkilerini ve gelecekteki rolünü değerlendirmek amacıyla önemli bir fırsat sunacak. 
Yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda akademisyen ve firma temsilcisinin katılacağı bu etkinlik, kömürün ülkemiz açısından değerini gözler önüne serecek.

TAŞKÖMÜRÜ'NÜN ENERJİ TARİHİNDEKİ YERİ
Türkiye'nin enerji kaynakları arasında önemli bir yer tutan taşkömürü, ülkemizin sanayi devriminden günümüze kadar olan süreçte büyük bir rol oynadı. Zonguldak bölgesi, Türkiye'nin taşkömürü üretiminde merkezi bir konumda olup, bu enerji kaynağı ülkenin ekonomik kalkınmasında temel taşlardan biri oldu. Kömür, ülkenin sanayi ve elektrik üretiminde hayati bir rol üstlenmiş, özellikle 20. yüzyılın başlarında sanayileşme sürecinin hızlanmasına katkıda bulundu. Ancak taşkömürünün sadece tarihsel değil, gelecekteki önemi de yadsınamaz.
Enerji talebinin arttığı günümüzde, yerli enerji kaynaklarına olan ihtiyaç daha da belirgin hale geldi. Taşkömürü, ülkemizin enerji güvenliğini sağlama yolunda önemli bir seçenek olmaya devam ediyor. 
Enerji ihtiyacının büyük bir kısmının karşılanmasında kömürün sağladığı katkı, ülkemizin enerji bağımsızlığına olan katkısını sürdürmektedir.

KÖMÜR KONGRESİ BİR BİLİM VE SANAYİ PLATFORMUDUR..
Kömür Kongresi: Bir Bilim ve Sanayi Platformudur. 23.Kömür Kongresinde Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı önderliğinde düzenlenecek ve kömürün ülkemiz açısından taşıdığı stratejik önemi vurgulanacak. Kongrede, kömürün enerji sektörü üzerindeki etkileri, üretim ve işleme teknikleri, çevresel etkileri ve yenilikçi yaklaşımlar detaylı bir şekilde ele alınacak. Yurt içi ve yurt dışından katılacak akademisyenler ve endüstri profesyonelleri, kömürle ilgili güncel araştırmalarını ve deneyimlerini paylaşarak, sektörün geleceğine dair önemli öngörülerde bulunacaklar.
Bu tür etkinlikler, sadece kömür sektörünün gelişimine katkı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ülkemizin enerji politikaları ve stratejileri üzerinde de derin etkiler yaratır. Kömür kongresi, sektörün karşılaştığı zorlukların ve fırsatların tartışıldığı, enerji güvenliği ve sürdürülebilirlik konularının ön planda olduğu bir platform sağlayacak.

GELECEĞİN YATIRIM KÖMÜR VE ENERJİ STRATEJİLERİ
Geleceğe Yatırım: Kömür ve Enerji Stratejileri. Taşkömürünün enerji stratejileri açısından önemi, sadece mevcut enerji ihtiyacını karşılamakla sınırlı değildir. Gelecekte kömürün temiz ve verimli kullanımı, enerji üretiminde daha sürdürülebilir yöntemlerin geliştirilmesi, çevresel etkilerin minimize edilmesi gibi konular kongrede geniş bir şekilde ele alınacak. Türkiye'nin enerji geleceği, taşkömürünün etkin ve verimli kullanımını gerektirmekte, bu nedenle kongre, ülkemizin enerji politikalarına yönelik stratejik bir bakış açısı kazandıracaktır.
23. Kömür Kongresi, Zonguldak’ın tarihsel ve stratejik önemini bir kez daha hatırlatarak, kömürün ülkemizin enerji geleceğindeki rolünü ve değerini ortaya koyacak. Bu etkinlik, sektördeki tüm paydaşların bir araya gelip, ortak bir vizyon geliştirmesine olanak tanıyacak ve kömürün enerji sektörü içindeki yerini güçlendirecektir.
Özetle 23. kömür kongresinin yapılacak olmasını Zonguldak, bölgemiz ve ülkemiz açısından çok önemli buluyorum.


BUGÜN 12 EYLÜL DARBESİ, TARİHİMİZDEKİ EN KARANLIK GÜNLERDEN BİRİDİR 
Bugün 12 Eylül 1980 darbesinin 44.yıl dönümü. 12 Eylül Darbesinin Türkiye Üzerindeki Etkileriyle yazıya başlamak istiyorum. 12 Eylül 1980, Türkiye'miz tarihindeki en karanlık günlerden biridir. Ordu tarafından gerçekleştirilen bu askeri darbe, sadece siyasi yapı üzerinde değil, toplumsal ve ekonomik hayat üzerinde de derin ve kalıcı etkiler bıraktı. 
Askeri müdahale demokrasiye olan inancı zedeleyen, özgürlükleri kısıtlayan ve toplumsal yapıyı derinden etkileyen sonuçlar doğurdu.
Darbenin hemen ardından yapılan Anayasa değişikliği, demokrasiye önemli darbeler vurdu. 1982 Anayasası, askeri yönetimin kontrolünde şekillendi ve bireysel hak ve özgürlükler üzerinde ciddi kısıtlamalar getirdi. Siyasi partiler kapatıldı, birçok siyasi lider tutuklandı ve çeşitli insan hakları ihlalleri yaşandı. Darbe, muhalefet partilerine ve siyasi figürlere karşı geniş çaplı bir baskı oluşturdu.Ekonomik alanda, darbe sonrası uygulanan neoliberal politikalar Türkiye'nin ekonomik yapısını köklü bir şekilde değiştirdi, gelir eşitsizliğini artırdı ve toplumsal refahı olumsuz etkiledi. Darbe, toplumun sosyal dokusunu da zedeledi. İnsanlar arasında güvensizlik ve korku ortamı oluşturuldu. İşkenceler, tutuklamalar ve idamlar, toplumsal travmalara yol açtı. Bu travmalar, özellikle genç nesiller üzerinde kalıcı etkiler bıraktı ve toplumun psikolojik sağlığını olumsuz etkiledi.
12 Eylül 1980 darbesi, Demokrasiye yönelik darbe vurdu, bireysel özgürlükleri kısıtladı, ekonomik politikaları değiştirdi ve toplumsal yapıyı derinden etkiledi. Bu darbe Türkiye'nin modern tarihinde önemli bir dönemi işaret eder ve bu dönemin etkileri hala hissedilmektedir. 

SONUÇ: 12 Eylül'den gereken dersi çıkardık ve 15 Temmuz darbe girişiminde de gereken cevabı verdik.