Fındıklı, Belen, Kocaman, Aşağıdoğancılar ve Kasımlı köylerindeki 83 vatandaş, Çevre Avukatları Yakup Okumuşoğlu ve P. Mine Yılmaz aracılığıyla ruhsatın iptali için yasal süreç başlattı. Devrek ilçesinde de Mekekler ve Ahmedoğlu köyleri başta olmak üzere 7 muhtarlık çevre avukatlarına vekalet vererek davaya katıldı.
TARİHİ ORMANLARDAN ÇIKAN KÜLTÜR MİRASI
Maden arama çalışmaları yapılması planlanan alanların, 1. ve 3. derece arkeolojik sit alanı ve doğal tabiat alanı olarak tescilli olduğu belirlendi. Alaplı’daki maden sahasında 3 arkeolojik sit alanı ve 1 doğal tabiat alanı bulunuyor. Bölgede ayrıca DSİ tarafından yapılmış bir içme suyu barajı var. Devrek maden sahasında ise bir sit alanı, doğal tabiat alanları ve su kaynaklarının olduğu tespit edildi. Bu sahalarda İl Özel İdaresi ve DSİ tarafından yürütülen içme suyu projeleri mevcut olup, yerel halkın yaşam kaynakları korunmaya çalışılıyor.
ALAPLI’DAKİ TARİHİ KALINTILAR
- Kocaman Köyü: Bizans dönemine ait bir kilise kalıntısının bulunduğu bu köyde, 170 ada 1 parselde yer alan arkeolojik alan, 1. derece sit alanı olarak tescil edildi. Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından hazırlanan raporda, alanda düzgün bir duvar yapısı ve sütun kalıntılarının olduğu kaydedildi.
- Belen Köyü - Ardıç-Karaağaç Mağarası: Fındıklı köyü sınırlarında bulunan bu mağara, C grubu tabiat varlığı olarak onaylandı ve 2022’de resmi gazetede yayımlandı.
- Fındıklı Köyü: 103 ada 1 parselde yer alan arkeolojik alan, Bizans dönemine ait yerleşim alanı olarak kayıtlara geçti ve 1. ile 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edildi.
DEVREK’TEKİ DOĞAL VE TARİHİ ALANLAR
- İçme Suyu Göletleri: Devrek’te, Akçasu ve Gürbüzler köyleri çevresinde içme suyu projeleri için Buldan ve Davulgu göletleri planlandı. Bu projeler Filyos, Çaycuma ve Devrek bölgelerinin içme suyu ihtiyacını karşılayacak.
- Ahmedoğlu Köyü Mağaraları: Tarihi ormanlar içerisinde bulunan mağaralar yerel halk tarafından "su mağaraları" olarak biliniyor. Ereğli Müze Müdürlüğü yetkilileri tarafından incelemeler yapılmış ve bazı mağaraların sit alanı olarak değerlendirilmesi için başvuruda bulunulmuştur.
VATANDAŞ TEPKİLİ
Alaplı ve Devrek’teki tarihi ve doğal alanların maden çalışmalarıyla tehdit edilmesi, yöre halkında büyük bir endişe yarattı. Özellikle birinci derece arkeolojik sit alanı olarak tescillenen bölgelerde maden ruhsatı verilmesi, halk tarafından “büyük bir skandal” olarak değerlendirildi. Muhtarlar ve vatandaşlar, yaşam alanlarını ve su kaynaklarını koruma amacıyla bu davaya sahip çıkacaklarını belirttiler. Ayrıca, maden ruhsatlarının verilmesinde sorumlu kurumların 1. ve 3. derece sit alanları için gerekli itirazları yapmaması eleştirildi.
Bu sit alanlarında herhangi bir yapılaşmaya, tarım faaliyetlerine veya maden çalışmasına izin verilmemesi gerektiği belirten halk, bölgenin kültürel ve doğal mirasının korunması gerektiğini vurguluyor. Yasalar gereği bu alanlarda koruma kurulu izni olmadan inşaat, sondaj veya kazı gibi müdahaleler yapılması yasak.
ÇEVRE GÖRNÜLLÜLERİ TEPKİLİ
Çevre gönüllüleri, Alaplı ve Devrek’te maden çalışmalarına karşı dava sürecine desteklerini belirterek, yaşam alanlarını, ormanları, su kaynaklarını ve tarihi miraslarını koruma mücadelesi vereceklerini ifade etti. Gönüllüler, “Bu topraklardaki tarihi izler yalnızca bölgenin değil, tüm insanlığın ortak mirasıdır” diyerek çağrıda bulundular.