Son günlerde organize şekilde Muammer Avcı hedef alınmakta.
Bazı çevrelerin operasyonun düğmesine bastığı çok açık ortada.
Muammer Avcı’nın yüzüne bir şey diyemeyen fakat yumruklarını sıkan cenah, basın üzerinden Avcı’ya gözdağı verme niyetinde.
Tabi yerse…
Efendim, geçtiğimiz 2 aya kadar Mustafa Çağlayan’ın güdümünde olan gazetelerin manşet ve haberlerine bir göz atın.
Avcı aleyhine yazılar bir anda bıçak gibi kesilmişti.
Bunun sebebi, Muammer Avcı değil tabi.
Vekaleten baktığı koltuğa, asaleten oturmak isteyen Çağlayan, tüm kesimler ile arasını iyi tutmak niyetindeydi.
Sonra ne olduysa, Yurttan sesler korosu misali hep bir ağızdan Avcı’yı hedef almaya başladılar.
Öyle ki, Çağlayan hakkında suç duyurusunda bulunan Mehmet Baş’ın, Muammer Avcı ile eski fotoğrafını, sanki yeniymiş algısıyla haberleştirdiler.
Hem de Muammer Avcı hastanede ameliyat olduğu sırada.
Arşivleri açalım,
Sağcı, solcu, ülkücü takılan gazeteciler dolamış diline Avcı’yı.
Bu acelenin sebebi, Çağlayan’ın asaletini alması.
Bu önemli çünkü, verilen o kadar sözler var ki…
Biri çocuğunun kolej parası için yapıyor,
Diğeri yurt dışındaki yakınlarına finans sağlıyor.
Fason mal satarak zengin olanlar, bugün o parayla Muammer Avcı’yı yıpratma organizasyonuna finansör oluyor.
Ben diyorum ki, bir asgari ücretle çalışan nasıl villa alabiliyor?
Gözümüz yok fakat kaynağını siyasetçi açıklamak zorunda.
Muammer Avcı’ya gelince…
En fazla hakkında aracını park ettiği yeri yazarlar.
Varsa bir usulsüzlüğü belgeleri getirin ilk biz yazacağız.
Bürokratlara baskı yaparak, sindirmeye çalışanlar Muammer Avcı’yı önlerinde engel görüyor.
Peki Mustafa Çağlayan asaleti alamazsa ne olacak?
Bugün altına villa verenler, o zaman selam bile vermeyecek…
ÜCRETLİ TORPİL!
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Milletvekili Saffet Bozkurt’un danışmanı olan Erol Acar’ın eşinin, milletvekili torpiliyle nasıl evinin yakınında ki okula ücretli öğretmen olduğunu yazmıştık.
Olay basına konu olunca, Erol beyin eşi apar topar istifa etti.
Başka bir iş bulmuş…
KPSS puanına, diploma notuna bakılmaksızın görevlendirilen danışmanın eşi, bu yanlıştan döndü.
Fakat tek torpilli olan Erol Acar’ın eşi değilmiş.
Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören’in eşi Hatice Ören’de ücretli öğretmen olarak görevlendirilmiş.
Bu işin arkasında da Saffet Bozkurt ve MHP Ereğli İlçe Başkanı Rahman Demirtürk olduğu konuşuluyor.
Siyasilerden talimatı alan İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgül ise sorgusuz sualsiz.
Hak ve hukuka bakmaksızın görevlendirmeyi yapıyor.
Sırf torpilli olduğu için bazı isimleri öne çıkartıp görevlendirmek, ücret karşılığı görev bekleyen diğer adaylara haksızlık olur.
Kul hakkına girer.
İlçe Milli Eğitim Müdürü bu konuda sessiz.
Belli ki Ereğli Kaymakamı da sesini çıkartamıyor.
Sayın Vali Osman Hacıbektaşoğlu, ortada bir haksızlık varsa gereğini yapar…