Genel

"Vakıf Abdullah beyin çiftliği!"

Zonguldak KDZ. Ereğli ilçesinde uzun yıllar gazetecilik yapan daha sonra Antalya’ya yereleşen ve Zonguldak gündemine dair yorumları ile ön plana çıkan Mustafa Uysal, bu seferde 'Vakıf Abdullah Beyin çiftliği!' başlıklı yazısını kalemine aldı.

Loading...

"Fakir ve ihtiyaç sahibi için kurulan Vakıfta, 36 yıllık Müdürlüğün verdiği saltanat;

ABDULLAH BEYİN ÇİFTLİĞİ!

Kdz.Ereğli Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, 2022 yılında 11 milyon 500 bin TL özkaynaklarından, 52 milyon 500 bin TL Merkezi yardımlar olmak üzere toplam 64 milyon TL fakir ve ihtiyaç sahiplerine yardım yapan, Kaymakam Başkanlığında mütevelli heyeti tarafından kararların alındığı ve yönetildiği bir Vakıf.

Her il ve İlçede bu Vakıftan var. Vakıf personeli 657 Devlet Memuru değil, hepsi sözleşmeli personel. Vakıf Müdürlüğü makamında 36 yıldan fazla süredir Abdullah Hasçelik oturuyor. Kendisi çok yetenekli (!) olsa gerek çok sayıda Kaymakam ve Vakıf Mütevelli Heyeti geçmesine rağmen koltuğunu koruyabilen ender bir isim.

Kendisi her gelen Kaymakamla, siyasilerle, muhtarlarla, daire müdürleriyle, şehir eşrafıyla denge kurma konusunda o kadar yetenekli ki, 36 yıldır kimseye koltuğunu kaptırmadığı gibi aynı zamanda Türk Hava Kurumu Başkanlığını yürütüyor.

ÖNCELİK MÜDÜR İŞLERİ!

Fakir ve ihtiyaç sahiplerine yardım ve hizmet etmek için kurulmuş olan bu Vakfa ait Evde Bakım aracı bulunuyor. Bu araç ve şoförü 36 yıldır makamda oturan Vakıf Müdürünün tüm özel işlerinde bizzat görevlidir. Her sabah Vakıf Müdürü Vakıf aracıyla evden alınır ve her akşamda evine bırakır. Vakıf Müdürünün eşinin hastaneye getirilmesi, gün veya biryere getirilmesi işi vakfın evde bakım aracıyla yapılır.

Vakıf Müdürünün pazar alışverişini vakıfta çalışanı personel yapar ve Müdürün evine bırakır. Vakıf Müdürü kendi makam odası kapısını kendisi açmaz, personel tarafından kapısı açılır. Vakıf Müdürü lavaboya girdiğinde vakıftaki temizlik personeli bayan lavabo kapısında elinde peçete ile bekler. Çünkü Müdür böyle mutlu oluyor. İş öyle hal almıştır ki, bu personel vakıf Müdürünün ev temizliğine bile gider. Vakıf personeli diğer kamu personeli gibi mesai bitiminde daireden çıkmaz! Çünkü çalışan müdür olarak görünmeli. Müdür beyin keyfi gelirse zamanında çıkış belki…

Bizim vatandaş yardımı unutmaz, Kendisine özel hediyeler gelir. Tabi iş fakirlere yardım olunca Vakıf Müdürü Muhtarların uğrak yeridir. Bazı muhtarlara işlerini gördürmeleri karşılığı Türk Hava Kurumuna bağışta bulunma zorunluluğundan rahatsız oluyor ama seçmenlerini sıcak tutmak İçin Vakıf desteği şart! Yemekler ve ikramlar seçmen desteği için nedir ki!

Vakıf Müdürünü her gittiğinizde makamında bulamazsınız. Günlük mesaisinin bir kısmını Başkanlığını yaptığı Türk Hava Kurumunda geçirir. Bir bakmışsın bir ziyarette, bir bakmışsın vakfa ait kurs yerlerindedir. Kaymakam proğramına göre ayarlıyor işte.

Tabi Müdür bey bu kadar yoğun olunca, Vakfa ihtiyaç İçin başvuran vatandaşlar sağlıklı bir şekilde incelenemez. Yardım takepleri saha ziyaretleri ile incelenmez. Zaten Muhtar ve siyasetçi talepleri Müdür Beyin koltukta 70 yaşına kadar oturabilmesi için bu inceleme ve sisteme ihtiyaçta yoktur. Zaten Müdür bey Vakıfta kullanılan sistemi de bilmez.

Ne Müdür Beyin vakti, nede müdürün özel işlerini gören vakıf aracının ve personelinin vakti bu incelemelerin adaletli olarak yapılmasına müsait değildir. Kimsenin de böyle bir talebi yoktur!

Ama tatlı dillidir Müdür Hasçelik. Vakfın Mütevelli Heyetinin her talebini, siyasi gücü olanların talebini anında görür. Sonra bu işlemleri kitabına uydurur. İstediğine istediği desteği allem eder, güllem eder yapar. Bana inanmıyor iseniz siyasi gücünüz varsa deneyiniz.

Ayrıca, Mütevelli Heyettimdeki herkesin işini gördüğü İçin yapılan çalışmalar ve yardımlar didik didik edilmez. Mütevelli heyeti de Kaymakam bey aksini söylemedikçe çokta irdelemez. Sistem böyle gelmiş, böyle gidiyor. Siyasetçinin biri geliyor, biri gidiyor ancak İşi bilen Vakıf Müdürü değişmiyor.

Tabiki 36 yıllık Müdür olunca her gelen Kaymakamın dikkatini çekiyordur elbette.

“Olmaz ve mümkün değil” yoktur iki büklüm olduğu Kaymakam karşısında. Patronu Kaymakamdır ama kendini o kadar çok güçlü gösterme taktiklerini bilir ki, “Kaymakam gönderen Müdür” algısını bile yutturmuş Ereğli Büroksasisinde. Bu algı ister istemez gider kulağına yeni gelen Kaymakamların. Valla ben 30 yıldır bu işleri takip ederim, Müdür Hasçelik’in gönderdiği bir Kaymakam duymadım ama siyasilere fitfit yaptıysa, günahı boynuna!

Hoş Hasçelik saltanatının yaptıklarını adaletli bir şekilde inceleyen, sorgulayan, onun sorumluluğu astlarına atan tavırlarına tepki koyan ve Hasçelik’e haddini bildiren Kaymakam da görmedim.

Kendi yapar, kendi eder işler sarpa sararsa, şikayet olursa ve çok sıkışırsa sorumluluk almaz, orada çalışan personelin üzerine atar, deyim yerindeyse personelini hızara vermekten kaçınmaz! Kendisi o makamın nimetlerinin Müdürüdür, külfetlerinin değil!

KÖMÜR YARDIMI ADALETSİZLİĞİ!

Zonguldak merkezde konutların % 70’inde doğalgaz varken, Kdz.Ereğli’nin % 90’ında doğalgaz var. Buna rağmen Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı eliyle ihtiyaç sahiplerine Zonguldak merkezde yıllık 3 bin ton kömür yardımı dağıtılırken, Kdz.Ereğli’de ise 4 bin 500 ton kömür yardımı yapılıyor.

Şimdi Kdz.Ereğli’nin köy sayısı fazla diyebilirsiniz ancak dağıtılan kömür yardımının yarıdan fazlası merkezde dağıtılırken, köylere giden oran merkezde dağıtılandan çok daha az!

Kişi başı 1 ton kömür verildiğine göre Kdz.Ereğli’de toplamda 4 bin 500 aileye, şehir merkezinde ise yaklaşık 3 bin aileye kömür veriliyor. İşte bu noktada doğalgazlı evleri olan kişilere de kömür verildiği, kömür alanların kömürleri sattığı, kömürlerin çoğunlukla Muhtarlar eliyle mahallelerde dağıtıldığı, muhtarların seçim yatırımı olarak bu kömür yardımlarını kullandıkları da ayrı şikayet konularından!

Ayrıca Bakanlık tarafından ihale yoluyla alınan ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından nakliye ihalesi yapılarak dağıtılması gereken kömürler, kömür firmaları tarafından 25 kg.lık çuvallara konuluyor. Ancak vatandaşlara dağıtılırken 25 kg’lık paketlerden 40 çuval verilmesi gerekirken fazla doldurulduğu gerekçesiyle, kimine 36 çuval, kimine 35 çuval, kimine de 37 çuval veriliyor. Diğer taraftan gelen kömürlerin yanmadığı, çok fazla içlerinden taş çıktığı, kömürlerin nakliye ihalesi alan firma tarafından dağıtılması gerekirken, kamyonetini ayarlayan vatandaşlara da Vakıf Müdürü talimatıyla gelişi güzel depodan kömür verildiği şikayetleri de cabası!

Yani denetim yok, kamu yararı önceliği yok, kamu zararına neden olma çok, ihtiyaç sahipleri tespitinde sistem ve ciddi inceleme yok!

Şimdi Kömür olayı ile ilgili Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Müdürü Abdullah Hasçelik’e soralım;

1- Bakanlık tarafından ihalesi yapılan ve sizin depolarınıza gelen kömürlerin şartnameye uygun olup olmadığını neden denetlemeden vatandaşlara vererek insanları mağdur ediyorsunuz?

2- Gelen kömürleri depolarınızda açsanız içindeki taş ve kömürü, hizmet alımıyla birkaç personel alarak ayırt ettirseniz ve ihaleyi alan firmaya çıkan taşları iade edip, yerine kömür talep etseniz, vatandaşı mağdur etmeseniz ve kamuyu da ihmalinizden dolayı zarara uğratmasanız ne kaybedersiniz?

3- Aynı zamanda yaptığınız hizmet alımı personelleri vasıtasıyla kömür çuvallarını tartsanız, eksik fazlasını tespit etseniz, veya taş-kömür ayrıştırması sonrası tartarak paketleseniz böylelikle bu kömürleri adaletli ve hakkaniyetli dağıtsanız, Kamuyu da zarara uğratmasanız ne kaybedersiniz?

4- Aracını getiren vatandaşa depodan kömür vermeniz suç değİl mi? Kömür verirken kontrol ve denetim mekanizmasını nasıl sağlıyorsunuz? Siz bu kömürün dağıtım ihalesini yapmadınız mı? Vatandaş kendi aracıyla alabiliyor ise, kömür dağıtım ihalesini alan firmaya daha az kömür taşıttırıp, 4 bin 500 ton kömür dağıtmış gibi para ödemiyormusunuz? Böylelikle kamu zararı olmuyor mu?

5- Doğalgaz kullanan ailelere kömür yardımı niye yapıyorsunuz? Kömür desteği alan aynı ailelere Doğalgaz tüketim desteği veriyormusunuz?

6- Doğalgaz kullanan ve kömür yardımı verdikleriniz bu kömürleri satıyor mu? Sattıklarını bile bile nasıl verebiliyorsunuz? Bunu gören diğer doğalgaz kullanan kişiler kömür satanları ismen İhbar edip, kendilerine de satmak İçin kömür istiyorlar mı? Olay kamuoyunda duyulmasın diye bu tehditi yapanlara da kömür veriyormusunuz?

7- Taş çıkan kömür karşılığında, ihaleyi alan firmadan ekstra birkaç kamyon kömür alıyorsunuz. Ancak bu kömürleri taş çıktığı İçin mağdur olanlara mı veriyorsunuz, yoksa yeni ve farklı kişilere mi? Yeni kişilere veriyorsanız, kömüründe taş çıkanların mağduriyetini nasıl gideriyorsunuz? Taş tutuşmaz ama tutuşturma yardımı azı altında sus parası veriyormusunuz?

Ben bu soruların cevaplarını isimler vererek cevaplandırabilirim Müdür Hasçelik! Sen bunların cevabını Kaymakam beye ve Vakıf Mütevelli Heyetine anlat! Ama Yalan yanlış, başkalarını suçlayarak değİl. Sorumluluk üstlenerek! Yıllardır bu sistemi astlarını suçlayarak sürdürebildin ama artık sorumluluk alarak Müdürlük makamının hakkını vermelisin. Deprem yardımları konularına daha girmedim bile!

Bakın ilk bölümde magazin vari Vakıftaki olaylarını yazarken, direk net olayları yazdım. İddia demedim. Bu yazdıklarım konuları çoğaltabilirim. Gerçekleri herkes bilir ama kimse konuşmaz.Birilerinin işini adaletsizce ve keyfine göre gördüğü İçin bu tür makamdakilere de hiçbirşey olmaz. Hemen Vakıf içinden muhbir ararlar, astı cezalandırıp dosyayı kapatırlar

Ama bir gerçek var ki, Devletin fakir ve fukarasına, ihtiyaç sahiplerine verdiği imkanlar bu kadar şahsa be keyfekeder kullanılmaz. Bizim işimizi görüyor diye kamu kaynaklarını müsrif şekilde kullananlara da göz yumulmaz.

Kişilere değil; sisteme, kamu Hakkı ve düzenine, adalete, liyakate, hakka sahip çıkalım, bu ülkeye hiçbirşey olmaz."

Vesselam,

Selam ve dua ile…