Genel

TBMM olağanüstü toplanıyor!

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, AYM'nin kararı sonrası TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için 16 Ağustos saat 14.00'te TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırdı.

Anayasa Mahkemesi'nin, Can Atalay'ın milletvekilliğini düşürülmesine ilişkin "Yok hükmünde" kararı sonrası, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile TİP heyeti arasındaki görüşme gerçekleştirilmişti. Kurtulmuş, 16 Ağustos'ta TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırdı.

ATALAY'IN VEKİLLİĞİNİN İADE EDİLMESİ BEKLENİYOR

Kararın gerekçesinde 'hukuken var olmayan işlem ile ilgili söz konusu talebin incelenebilmesine imkan bulunmadığı' ifade edilmişti. 22 Şubat tarihli gerekçeli karar 1 Ağustos'ta Resmi Gazete'de yayınlanmıştı. Karar sonrası Atalay'ın avukatları, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne tahliye için başvuruda bulunmuştu. Atalay da mahkeme kararına dikkat çekerek tahliyesini ve milletvekilliğinin yeniden tanınmasını talep etmişti.

CHP, DEM Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, TİP, DEVA Partisi, Demokrat Parti ve Emek Partisi de ortak dilekçeyle Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırmıştı.

Çağrıya Meclis başkanlığından yanıt geldi. Siyasi partiler Atalay için 16 Ağustos Cuma günü 14:00'te Meclis'e çağrıldı. Toplantıda AYM kararının ele alınıp Atalay'ın vekilliğinin iade edilmesi bekleniyor.

YARGITAY VE 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NİN CAN ATALAY KARARLARI

Geçmişte de AYM, TİP'ten Hatay Milletvekili seçildiği halde Gezi davası tutuklusu olduğu için Silivri'deki Marmara Kapalı Cezaevi'nden çıkamayan Atalay için 2 kere 'hak ihlali' kararı vermişti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM kararını 2 kere Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne göndermişti. Yargıtay, Gezi davasında hükümlerin onandığını belirterek, AYM'nin kararını tanımadı ve tahliye talebini reddetmişti. Mahkeme de AYM'nin değil, Yargıtay'ın kararını esas almıştı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, şimdi de AYM'nin son kararının mahkemeyle bağının olmadığına işaret etti. Mahkemenin kararında, AYM kararının TBMM Genel Kurulu'nda Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesiyle ilgili olduğuna dikkat çekilerek, 'karar verilmesine yer olmadığı'na hükmedildi.