POLİTİKA

Siyasi hayatı bitebilir!

Yargılandığı taciz ve cinsel istismar davasında hapis cezası alan Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş’ın cezası onanırsa ‘kamu hizmetinden yasaklılık  ve mahkumiyete bağlı  seçilmeye engel hal durumu’ ortaya çıkacak.

Personeli Duygu K.’ya sözlü ve nitelikli cinsel istismar suçundan hapis cezası alan Gülüç Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş’ı zor günler bekliyor.
Kdz. Ereğli 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin karar duruşmasında cinsel saldırı ve cinsel istismar suçunu işlediğine yönelik hapis cezasına çarptırılan Gülüç Belediye Başkanı Gökhan Mustafa Demirtaş’a verilen cezanın onanması durumunda ‘kamu hizmetinden yasaklılık  ve mahkumiyete bağlı  seçilmeye engel hal durumu’nun ortaya çıkacağı öğrenildi.
Mağdur kadının Avukatı Yiğit Beşok, karar duruşmasının ardından yaptığı basın açıklamasında müvekkilinin tüm baskılara rağmen davadan vazgeçmeyerek haklı bir mücadele sürdürdüğünü belirtirken, sanık Belediye Başkanı Demirtaş’ın kararın onanmasıyla siyasi yasaklı olacağını söyledi.
Avukat Yiğit Beşok, yaptığı basın açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
Bugün gerçekleşen karar duruşmasında mahkeme, mevcut görevine devam eden Belediye Başkanı sanık hakkında TCK 102. madde kapsamında yani cinsel saldırı suçundan 3 yıl 1 Ay 15 Gün hapis cezası ve dosyada yine yer alan diğer suç TCK 105. madde kapsamında yani cinsel taciz suçundan 10 ay hapis cezasına ayrı ayrı olmak üzere hükmetmiştir.
Cinsel Taciz suçundan verilmiş 10 aylık hapis cezası, 2 yıl ve altında olan bir ceza olması nedeniyle verilen hüküm 5 yıllık denetime tabi olmak şartıyla CMK 231/5 kapsamınca ertelenmiştir.
Kamuoyuna yansımış bu davanın siyasi bir dava ya da siyasi bir malzeme edilmeye çalışılmasının son derece yanlış olduğunu, aksi halde dosyanın bir sürünceme içinde kalmasına neden olacağını, bu nedenle de maddi gerçeğin ortaya çıkmasına engel teşkil edeceğini beyan etmiştik.
Benim müvekkilim ne bir siyasetçi ne de siyasetle bağı olan bir insandır. Kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bir kadındır. Çalıştığı belediyede cinsel saldırı ve tacize uğramış bir mağdurdur. Hiçbir insanın onuru, şerefi, kişilik hakları ve bedeni siyasete ve onun komplo teorilerine malzeme olamaz. Buna bu yüzden asla dava süresince izin vermedik.
Ayrıca daha önce beyan ettiğimiz üzere, ülkemizde emeği ve hakkıyla çalışmak isteyen, sayısını bilemediğimiz kadar kadının günümüzde yaşadığı ve yetkili mercilere bir türlü kendini açıklayamadığı, inandırsa da toplumda yanlış anlaşılacağı dürtüsü ile kendinin yanı sıra ailesine ve yakın çevresine zarar geleceği düşüncesiyle hakkını arayamadığı, sessiz kaldığı bir davanın konusunu içerdiğini söylemiştik.
Sessiz kalmak, haksızlıklara boyun eğmektir. Boynunu eğenin, adalet yok demeye de hakkı yoktur. Bu davanın onlara güç vermesini ve emsal olmasını temenni ederim çünkü müvekkilim bu davasından hiç vazgeçmedi birçok baskıya maruz kaldı, yılmadı ama herkese haklı olduğunu bugün gösterdi.
Ayrıca sanık, mevcutta bir belediye başkanıdır. Yani kamu görevlisidir. Hakkında verilen cezanın kesinleşmesi durumunda TCK 53. maddesinin devreye gireceğini kamu hizmetinden yasaklılık  ve mahkumiyete bağlı  seçilmeye engel hal durumunun ortaya çıkacağının da altını çizmek isterim.
Adalete inancımızı kaybetmedik, hep bu yolda ilerledik, ilerlemeye devam edeceğiz.