Son günlerde üzerime gelen şer odaklarının başında bir isim var.
Başta olduğuna bakmayın.
Bu yapı Morris ve René Goscinny tarafından yaratılan Red Kit adlı ünlü çizgi roman dizisi gibi.
Bizimkinin boyu, Daltonlardaki Joe kadar.
Herkes kendisine hoca diyor ama yok öyle bir şey!
Biz Red Kit misali bu ahlaksızlarla mücadele etmeye devam edeceğiz.
Sorsan hepsi çok iyi Müslüman.
Fakat paraya tapıyorlar.
Yarın menfaatleri doğrultusunda Yahudi kipası takıp gezerlerse şaşırmam!
Adı hep şaibeye ile anıldı.
Başında olduğu kurumda yaptığı yolsuzluğun ardından sonra koltuğu kaptırdı.
Görevi kaptırınca aldı gazeteciyi yanına, Antalya yolunu tuttu.
Genel Başkana yalvardı yakardı olmadı.
Dolandırıcılık bunlarda babadan oğula geçiyor olsa gerek.
Oğluna da araç hırsızlığından işlem yapıldı.
Ama sorsan kentin en dürüstleri bunlar!
2015 yılında iki daire.
2016 yılında bir iş yeri.
Batmasın diye ipotek olarak verdim.
Teminat mektuplarını kurumlara bozdurdu.
Banka müdürü ile tezgah kurup parasını çocuklarının hesabına geçirdi.
Şirketlerinin içini bir bir boşalttı.
Hani bizim üzerimize bir şey yok diyorlar ya…
Yanlarındaki, sözüm ona hocaya bir sorsunlar!
Erkek çocuk dayıya çeker derler ya, bu da aynı öyle.
Dayısı da ticaret yapıyor.
Ama farklı bir ticaret!
Kimsenin özel hayatı beni ilgilendirmez ama bir de bunun nasıl boşandığını bir bilseniz!
Neden anlatıyorum bunları…
Sorsan hepsi çok iyi biz kötüyüz.
Sorsan hepsi çok dürüst biz yalancıyız.
Sorsan hepsi çok namuslu, biz namussuzuz.
AVM içerisinde tefeciden ağıza alınmayacak küfürler yiyen bu zaat.
Korkudan ilk beni aramıştı.
Benden aldığı harçlıklar ile memleketine giderdi.
Şimdi ise, bize iftira atarak itibar cellatlığına soyundu.
Paçalarından akan pislik ayaklarına dolanıyor halbuki.
Biz de sözüm ona hoca olduğunu sanıyorduk.
Yanıldık!
Ama bu işin ahireti var…