Mustafa Uysal Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile ilgili şok iddialarda bulunmaya devam ediyor…
İşte O yazı!
Bakanlık Yönergesini bile takmadan, fakir öğrencilere bakmadan, Kitaplarla Büyülenin Projesi adı altında, tek yayınevine kıyak mı yaptılar?
BÜYÜLENME PROJENİZ ŞAİBE Mi KOKUYOR?
Kdz.Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen "Kitaplarla Büyülenin" projesinden hem Milli Eğitim Camiası, hem öğrenciler, hemde Veliler haberdardır.
2,3,4,5,6,7. sınıf öğrencilerine Okuma alışkanlığı kazandırma başta olmak üzere; okuduğunu anlama ve yorumlama kapasitesinin artırılması, sorgulama yetisi güçlü nesiller oluşturulması,okuduğunu yorumlarken muhakeme yeteneği gelişen bireyler yetiştirmek, akademik başarının yükselmesi anlamında sağlam temellerin oluşturulması hedeflendiği belirtilen bu proje kapsamında söyleşi, masal ve yazarlık atölyesi ile imza günleri ve ödüllü sınavda bulunuyor.
Proje sahipliğini Kdz.Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaparken Kdz. Ereğli Kaymakamlığı da proje paydaşı!
Kulağa ne hoş bir proje geliyor değil mi?
Aslında yayınevinin altyapısını yaparak pazarladığı ama Milli Eğitim Müdürlüğünün allayıp, pullayıp faaliyete soktuğu bu Proje olayı biraz irdelediğimizde, tüm masraflarını öğrenci velilerinin karşıladığı, katılımın yüksek olması ve çok kitap satılması için İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgün’ün okul müdürlerini bunaltırcasına sıkıştırdığı iddia edilen , yine İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgün’ün belirlediği yayınevinin sınav-imza günü-söyleşi gibi etkinlikleri ve verilecek ödülleri üstlendiği, nihayetinde yayınevinin ve 4 kırtasiyesinin ciddi paralar kazandığı ticari bir olay! Başka kazanan var mı onu Allah bilir?
PROJE BAŞTAN ADRESE TESLİM Mİ?
İlçe Milli Eğitimi Müdürü Harun Akgün’ün isteğiyle Ağustos ayında “Okuma projesi”yapma kararı alınıyor ve hemen proje için komisyon kuruluyor.
Ancak, iddiaya göre komisyonun ilk toplantısında, Türkiye’de yüzlerce yayınevi olmasına rağmen İlçe Milli Eğitim Müdürü tarafından nedense (!) sadece Altın Yayınlar Kitapevine ait kitaplar sunuluyor.
Yine iddiaya göre Komisyondaki bazı öğretmenler tek kitapevinin kitaplarının olmasının doğru olmadığını etik kurallara ve kanuna aykırı olduğunu belirterek itiraz ediyor.
Ama toplantıya Başkanlık eden İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgün, “ çok geç kaldık, biran önce bağlayıp geçelim” diyerek itirazı dikkate almadan ağar topar kitap seçimlerini yaptırıp toplantıyı bitiriyor. Daha sonra İlçe Kaymakamından onay alıp projeye başlatıyor.
Kdz.Ereğli’de 2-3-4-5-6-7.Sınıf Öğrenci Sayısı 12.716 iken, İlçe Milli Eğitim Müdürünün özel ilgi ve baskıları neticesinde Projeye 8.619 öğrenci kayıt oluyor. Yani projenin hedef kitlesinin yaklaşık % 68’i kayıt yaptırıyor. Projenin sınavına da 5.403 öğrenci katılıyor.
Projenin kitapları ise sınıflara göre 400 ile 600 TL arasında satışa sunulurken, öğrenci başına ortalama 500 TL kitap satışı gerçekleştiriliyor. Projeye kayıt olan öğrenci sayısıyla çarptığımızda 4 milyon 300 bin TL gibi kitap satışından hasılat yapılması sağlanıyor. Bu kitaplar ise Kdz.Ereğli’de 4 kırtasiye tarafından satılırken ayrıca internette Trendyol’da da “Kitaplarla Büyülenin Projesi (Kdz.Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü)” isimleri kullanılarak set halinde satılıyor. Hemde kredi kartına taksit imkanıyla…
SORULARLA BÜYÜLEYELİM!
Sizin kitaplarla büyülenme projesi gibi projeler benim okul dönemimde yoktu ama bana öğretmenlerim, okuduğumu anlama, yorumlama ve muhakeme yeteneğimi geliştirme altyapısını verdiler çok şükür.
Şimdi bu bilgilendirmelerden sonra İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgün’e soralım.
1- Kitaplarla Büyülenin Projesi” için birçok yayınevinin bu şekilde eğitim setleri ve çalışmaları varken, komisyon toplantısına sadece “ Altınyayınlar Kitapevi” firmasının kitaplarını mı getirdiniz? Eğer bu iddia doğru ise diğer sorularımızı da soralım. Yok öyle olmadı diyorsanız bu konuyla ilintili soruları dikkate almayın diyelim ve devam edelim.
2- Öğrenci Veli başına ortalama 500 TL para ödettirdiğiniz ve toplamda 4-5 milyon arası Kdz.Ereğlideki velilere para ödettirdiğiniz projenizin parası Müdürlüğünüz bütçesinden çıksaydı EKAP’a açık ihaleye çıkmazmıydınız? Doğrudan temin yöntemiyle bu kitapları alsaydınız en az 3 firmadan teklif almanız gerekirken bu projede neden sadece Altınyayınlar Kitapevinin kitaplarının alınmasını oldu bittiye getirerek rekabeti ortadan kaldırdınız? Öğrenci velilerinin daha ucuz kitap alma olasılığını engellediniz?
3- Yayınevinin parkende kitap satışı yaptığı kendi internet sitesindeki fiyatlar ile sizin projede velilere duyurduğunuz fiyatlar birbirine çok yakın. Yayınevlerinde ve okul kitap sektöründe toplu alımlarda %40-50 arası özel iskontolu kitap alımı yapılabiliniyor iken bu iskontoyu yaptırmadan projeyi direk bu firmaya, diğer firmalardan teklif almadan neden bağladınız?
4- Sizin allayıp pullayarak tanıttığınız ve uyguladığınız proje aynı yayınevi tarafından farklı isimler adı altında başka şwhirlerde Milli Eğitim Müdürlüklerinde de uygulandığını biliyormuydunuz? Yani bu proje size mahsus değil, bu ticari firmanın kar amacı güden paket proğramı. Hatta başka Milli Eğitim Müdürlüklerinin proje yönergesi ve ödül teknik şartnamesi ile sizin şartname tıpa tıp aynı. Sadece İlçe isimleri vs değişik. Hediyeler de tıpa tıp aynı. Bu Bu proje yapmanız ve-veya projeyi Altınyayınlar Kitapevine vermeniz için size herhangi bir siyasi veya bürokratik baskı mı yapıldı?
5- Bu proje için başka yayınevlerinden fiyat teklifi almadığınızı, adrese teslim olarak ticaret yapan tek firmaya 4-5 milyonluk proje işini verdiğinizi “olur” izni aldığınız aynı zamanda Projenizin Paydaşı olarak teknik şartnamede belirttiğiniz Kdz.EREĞLİ Kaymakamı biliyor mu? Onun bilgisi dahilinde mi Komisyon toplantısına tek firmanın kitaplarını getirdiniz?
6- Bu proje için yayınevlerinden teklif almayarak, sadece tek firmanın kitaplarını projede kullanarak, ticari kar güden bu firmadan, yeni geçtiğiniz Makam ve Hizmet binası İçin malzeme, bilgisayar veya maddi bir kaynak sağladınız mı?
7- Bu proje kapsamındaki kitapları rekabet ortamı oluşturmadan ve yeterli iskonto sağlamadan parekende fiyatlarına yakın fiyatlarla almanızdan ötürü, bu ticari firmadan şahsınıza maddi çıkar veya başka bir çıkar sağladınız mı?
8- Komisyon üyelerine toplantıya girerken telefonlarını dışarıda bırakmalarını talep ettiniz mi? Şayet doğru ise Kurumunuz personeline güvenmediğiniz için mi telefonları dışarda bıraktırdınız, yoksa 4-5 milyonluk işi tek firmaya vermeyi planladığımızdan kayıt alınır ve belge yerine geçer tedirginliğiyle mi yaptınız?
9- Bu projeye katılım oranının çok yüksek olması için Okul Müdürlerine baskı yaptınız mı?
10- Projenin sınavları internet üzerinden yapılmasını planlamışsınız. Peki her öğrencinin evinde bilgisayar var mı? İnternet var mı? İnternet ve bilgisayarı olmayan öğrenciler için sınav günleri okullarda bilgisayar ve internet altyapısıyla sistem geliştirerek bu çocukların o ödüllü sınava girmelerini temin edecek altyapıyı yaptınız mı? ( şimdi internetsiz ve bilgisayarsız evlere ticari firmalarla anlaşarak proje adı altında satış ve pazarlama kapısı açarmısınız korkusuyla bu soruyu sorup sormaması çok düşündüm)
10- Projeyi tek yayınevine paslamanız gerçeği bir yana, siz her okulun en yüksek sayıda katılmasını istenirken, velilerin ekonomik durumlarını ve alım güçleri hesap ettiniz mi? Hayat pahalılığının arttığı günümüzde her veli 450 TL ile 750 TL arasında kitap seti nasıl alabilir düşündünüz mü ?
11- Eğitimde fırsat eşitliği ilkesini göz önüne alacak olursak, buna en çok dikkat etmesi gereken kurumun başındaki Müdür olarak, proje kapsamında ekonomik durumu iyi olmayan öğrenciler için % 5-10’luk ücretsiz kitap alma ve sınavlara katılma kontenjanı oluşturma hiç aklınıza gelmedi mi? Yoksul ailelerin çocuklarının bu projeden faydalanması için ilçe milli eğitim müdürlüğü ve-veya proje paydaşı Kdz.Ereğli Kaymakamlığı maddi destek sağlayamaz mıydı?
12- Ekonomik durumu iyi olmayan ailelerin çocuklarını bu projede yok sayarak mağdur etmiş olmuyor musunuz? Yoksa zenginin çocuğu okusun, fakirin çocuğu okusa da olur okumasa da olur diye mi düşünüyorsunuz? Ne yani; Ekonomik durumu olmayan öğrenciler Kitaplarla Büyülenmesin mi?
13-Tüm sorularım bir tarafa, Milli Eğitim Bakanlığının 81 İl Valiliğine gönderdiği 2024/53 sayılı 2024-2025 Eğitim ve Öğretim Yılına İlişkin İş ve İşlemler Genelgesinde '' Bakanlıkça ücretsiz dağıtımı yapılan kaynaklar dışındaki materyallerin okullarda/kurumlarda
reklam ve tanıtımının yapılmaması, öğrencilerimize aldırılmaması ve velilere maddi külfet oluşturacak uygulamalardan kaçınılması hususunda Valiliklerce gerekli tedbirler alınacaktır''denilmesine rağmen Milli Eğitim Müdürü kim yada kimlere güvenerek bu Genelgeyi yok saymaktadır. İlçe Kaymakamı da bu genelgeye rağmen olur vermektedir. Konuyla ilgili olarak acaba Zonguldak Valiliğince yada İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından bir işlem yapılacak mıdır?
14- Tasarruf tedbirlerini takmıyorsunuz, israftan çekinmiyorsunuz,bağlı olduğunuz Bakanlığın bile genelgesinin aksine uygulama yapıyorsunuz. Sahi siz bu gücü kimden alıyorsunuz?
Bu soruları bir Milli Eğitim Müdürüne sormaktan elbette zul duyuyorum!
Beni Kaymakam Beyle Cumhuriyet Savcılığına verirsiniz diye korktuğumdan değil . Zul duyuyorum çünkü , böyle basit ve kolay bir işte bile bu soruları kendine sordurabilecek kadar iş becerisi olmayan bir İlçe Milli Eğitim Müdürünün Kdz.Ereğli gibi bir ilçede görevde olması benim için gerçekten çok acı!
Ama Milletvekili Saffet Bozkurt’un, Bakanlık yönetmeliğine aykırı olarak velilerinin paralarının Harun bey tarafından adrese teslim (sahipleriyle tesadüfü aynı soyadını taşıdığı) yayınevine kaydırılması, fakir çocukların projelerden faydalandırılmaması umrunda olmayabilir.
Olmayabilir diyorum çünkü Eğitimde fırsat eşitliği ilkesini özümsememiş, Bakanlık genelgesini takmayan ve beceriksizliği ortada olan bir Milli Eğitim Müdürünün arkasında bu kadar durmazdı.
Ben bunları yazarak aslında en çok Sedat kardeşime zarar verdiğimi görüyorum. Çünkü beni düşmanı gördüğünü söyleyen ve ilan eden Vekil, kibir-ego ve inadından olsa gerek ben Milli Eğitimdeki Müdürün eksik ve yanlışları yazdıkça Harun Beyin yetersiz olduğunu düşündüğüm makamında kalma süresini uzatıyor. O Harun Beyi uzattıkça Baba Akdeniz’in talebi görülmüyor.
Hakkını helal et Sedat Kardeş, sonuçta sana Müdürlük değil ama şimdilik Şube Müdürü vekilliği kalıyor. Bakıyorum Vekil prensi Harun Bey, hiçbir asil Şube Müdürüne veremediği problemli Taşımalı Eğitimi zannederim yıpransın diye sana yıkıyor.
Bende problem yok, inan hemşehrimiz Vekil Bozkurt şöyle bir düşünüp kendine bakmıyor.
Anlıyorum ki, ağam makama oturunca bizi sevmiyor!
Bence Kuyumcu Mehmet’in Vekile, Musa Aleyhisselam ile Karun hikayesini ve konu ile ilgili Kuran Ayetini (el-Kasas, 76) anlatması gerekiyor.
Belki oda bu hikayeyi bilmiyor!
Benimki de laf hangi biri neyi biliyor ki, bilselerde gerçek ve doğrular işlerine gelmiyor ki,
Onlar İçin Mustafa Uysal yazsın dursun değil mi? Nasıl olsa meydan boş, güç ellerinde değil mi?
Ne derlerse desinler, hak var hukuk var. İlahi adalet tecelli eder. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır!
Vesselam
Selam ve dua ile…