Olay, 30 Ekim 2022 tarihinde Kadıköy Mahallesi Bağdat Caddesi'nde bulunan düğün salonunda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, daha önce aralarında husumet bulunan Hakan Aydın (45) ile Muharrem Ç. (63) arasında tartışma çıktı. Çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle Muharrem Ç., yeğeni Hakan Aydın'a 5 el ateş etti. Boyun, göğüs ve bacağından yaralanarak hastaneye kaldırılan Aydın, kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Muharrem Ç. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
12 yıldan 18 yıla kadar hapis isteniyor
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, olay günü maktulün, sanık Muharrem Ç.'nin bulunduğu masaya gelerek yumruk attığı, Muharrem Ç.'nin de ruhsatsız tabancayla maktule 5 el ateş ettiği belirtildi. İddianamede sanığın, "Haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapsi istendi.
"Annemin hasta olması sebebiyle Muharrem ile Niğde'ye gittik"
Olayla ilgili duruşma Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Muharrem Ç., tanıklar, aileler ve taraf avukatları katıldı. Tanık olarak dinlenen maktulün annesi Sefade Aydın, “Ailenin en büyüğü benim, olay günü kardeşim Muharrem yanımıza gelerek annemin hasta olduğunu ve bizi onun yanına götüreceğini söyledi. Anneme kardeşim Nuray bakıyordu. Muharrem’in arabası ile Niğde'ye yola çıktık. Bu sırada telefondan kardeşlerim Nuray, Zehra, Hacer sürekli arıyordu. Ben de kendisine, ‘Kaza yapacaksın telefonu kapat’ diye söyledim. Muharrem telefonun hoparlöre verdi. Zehra, Muharrem’e benim için 'Onu yolda indir' diye söyledi. İnmedim ve birlikte köye gittik. Köye gittiğimizde annem yoğun bakımdaydı" diye konuştu.
"Telefonla birbirlerine hakaret ettiklerini duymadım"
Annesinin yoğun bakımdan çıktıktan sonra onu görmek için evine gittiğini söyleyen Sefade Aydın, "Kapıyı çaldım ancak açmadılar. Kardeşim Bayram Ç.’nin evine çıktım, Muharrem de oradaydı. Muharrem'e, 'Niye beni buraya getirdin?' diye sordum, o da 'Gelmeseydin' diye söyledi. Muharrem ile beni götürme sebebinden dolayı tartıştım. Nuray içeriden çıktı ve süpürgenin demiriyle ayağıma, kafama vurdu. Kafam kanadı bunun üzerine hastaneye gittim. Hastaneden gece saatlerinde geldiğimde hepsi toplanıp Ankara'ya kaçmışlardı. Bu yaşanan olayı oğluma anlatmadım. Oğlum ile sanık arasında önceye dayalı herhangi bir husumet yoktu. Telefonla birbirlerine hakaret ettiklerini duymadım, görmedim. Oğlumun öldürüldüğü gün ise yaşanan olaya şahit olmadım" şeklinde konuştu.
"Hakan, sanık Muharrem’i gördü ve omzuna veya sırtına dokunarak ‘Senin burada ne işin var?’ der gibisinden bir şeyler söyledi"
Olay günü kendisinin de düğünde olduğunu söyleyen sanığın köylüsü tanık Gökhan A., "Hakan’ın yerinden kalkarak dışarı doğru yürüdüğünü gördüm. Sigara içmeye gittiğini farz ederek ben de peşinden gittim. Bu sırada Hakan, sanık Muharrem’i gördü ve omzuna veya sırtına dokunarak ‘Senin burada ne işin var?’ der gibisinden bir şeyler söyledi. Ancak müzik sesi olduğu için ne söylediğini tam olarak anlayamadım. Sanığın ne dediğini duymadım, ben Hakan'a odaklandım. Hakan’a odaklanma sebebim onu tutmak içindi. Hakan'ı dışarı çıkarmak için koluna girdim" ifadelerini kullandı.
"Sanık ayağa kaktı ve Hakan'ı götüreceğim sırada silah çekerek ona ateş etmeye başladı"
Bu sırada sanığın oturduğunu söyleyen Gökhan A., "Sanık ayağa kaktı ve Hakan'ı götüreceğim sırada silah çekerek ona ateş etmeye başladı. 3 el ateş ettiğini gördüm. Bunun üzerine sanığın silahlı kolunu tutup yukarı kaldırdım, ‘Bırak beni’ diyerek silkindi ve kaçtı. 2-3 metrelik mesafeden atış yaptı. Olay anında küfür duymadım. Aynı köylü olmama rağmen sanık ile maktulün birbirlerine hakaret ve küfür ettiklerini duymadım ve görmedim. Sanık ile maktul arasında olay anında herhangi birbirlerine vurma olayı olmadı. Olay yaşanmasın diye zaten ben maktulün koluna girdim. Hakan'ı götürmeye çalıştığım sırada ateş edildi. Gitmeye fırsat kalmadı” dedi.
"Olaydan 2-3 ay öncesinde Hakan’ın annesini kız kardeşleri darp etmiş"
Tanık İsmail D ise, "Sanık eşimin amcası olur. Olay günü düğündeydim. Olay anını uzaktan gördüm. Olaydan 2-3 ay öncesinde Hakan’ın annesini kız kardeşleri darp etmiş. Buna ilişkin aralarında dava olduğunu biliyorum. Bu sebeple sanık ile maktul arasında dargınlık olduğunu biliyorum. Bunun dışında aralarında herhangi olay yoktur. Olay günü şahıslarla mesafem yaklaşık 10-15 metre kadardı. Hakan dışarı doğru gittiğinde güzergah üzerinde bulunan Muharrem ile konuşmaya başladı. Ne konuştuklarını uzak olduğum için duyamadım. Muharrem o sırada oturuyordu. Kadir Ç., Muharrem ile Hakan arasına girdi. Kadir bir şeyler demeye çalıştı. Bu esnada Muharrem ayağa kalkarak silahını çıkardı ve ateş etmeye başladı. Olaya yakın olan Gökhan A, Muharrem'in silahına eliyle müdahale etti. Hakan yere düştü. Ben o sırada Hakan'a odaklandım. Hakan'ın Muharrem'e herhangi vurma eylemi yoktu, sadece konuşuyorlardı. Küfür olayı da yoktu. Ben Hakan'ın sanığa vurduğunu görmediğim gibi dokunduğunu da görmedim. Telefon ile diyalogları olmuş, neden olduğunu tahmin edebiliyorum. Annesi ile alakalı sıkıntılardan dolayıydı" diye konuştu.
"Muharrem, Hakan'ın annesine vurmadı, ‘Siz ne yapıyorsunuz?’ diye ayırmaya çalıştı"
Yaşananları anlatan sanığın tanık olarak dinlenen kardeşi Nuray A., “Biz 9 kardeşiz, anneme kimse bakmadı. Anneme ben ile abim Muharrem bakmaya karar verdik. Abim felç geçirdiği için getir götür işlerini Muharrem yapıyordu. Muharrem, anneme baksın diye ablam Sefade'yi almış getirmiş. Hastaneden annemi çıkarıp kendi evine getirdik. Eve geldiğimizde Hakan’ın annesi Sefade, bana küfür ederek kapıyı açmamı istedi ancak ben açmadım. Abim Muharrem ise dışarı çıkmıştı. Bana küfürler edildiği sırada bende dışarı çıktım ve ablamla kavga ettik, bacağına ve kafasına vurdum. O bana vurmadı, ben vurup içeri kaçtım. Muharrem, Hakan'ın annesine vurmadı, ‘Siz ne yapıyorsunuz?’ diye ayırmaya çalıştı. Ben eve girerek kapıyı kilitledim, jandarmayı çağırdım" şeklinde konuştu.
"Hakan, abimi arayarak küfür, hakaret etti"
Olay sonrasında Niğde'den ayrıldıklarını söyleyen Nuray A., "Olay büyümesin diye annemi de alıp abim Muharrem’in arabasıyla benim evime Ankara'ya geldik. Geldiğimiz sırada Hakan, abimi arayarak küfür, hakaret etti. İsmail isimli kişi de abimi arayarak küfürler ettiğini duydum. Muharrem hiçbirine cevap vermedi. Yusuf, Hakan'ın kardeşi ‘Annenin yanına bir mezar daha kazıp seni gömeceğiz’ yazısını yazarak sosyal medyadan paylaşmış. Ben bunu abimin telefonunda gördüm. Benim telefonum da Hakan ve Yusuf tarafından arandı. Başkaca bilmediğim numaralarda bizi aradı. Niğde'deki annemin evinde yaşanan olay, benim ile ablam arasında yaşandı, abim ile hiçbir ilişiği yoktur. Annemi Ankara'da benim evime götürünce abim bende kaldı. Bu süre içinde sürekli küfür hakaret içerikli telefonlar geliyordu. Ben anneme baktığım için olay günü düğüne gidemedim. Düğün, köydeki abim Neşet Ç’nin kızının düğünüydü" ifadelerini kullandı.
Sanık Muharrem Ç., Nuray'ın anlatımlarını doğrularken diğer anlatımları ise kabul etmedi ve tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, duruşmanın ertelenmesine karar verdi.