ÇANAKKALE GEÇİLMEZ ve SİYASAL YOZLAŞMA

Whatsapp Image 2024 03 18 At 3.30.30 Pm (1)

Bir yan da büyük Asya, öbür yan da Avrupa/Anadolu’dan bakıp, Rumeli’yi unutma/Savaşta strateji, tarihte bir misyondu/ Çanakkale özgürlük, haçlılara isyandı.

Evet… Bu gün 18 Mart Çanakkale Zaferinin109. Yılı.

"Güçlü bir iş birliği içindeyiz" "Güçlü bir iş birliği içindeyiz"

18 Mart 2015’te Zaferin 100. Yıldönümünde, Ankara Gazi Eğitim Üniversitesi arkadaşlarımızdan Kadir Yerli’nin daveti üzerine Yunus Dümen, Orhan Keskin, Hüseyin Özcan’la Çanakkale’ye gitmiştik.

İki ayrı dünyanın savaşı olduğu kadar, yeni bir dünyanın da başlangıcı olan Anadolu’nun kuruluş ve kurtuluş hareketinin izlerini doyasıya yaşadık.        

Girişte okuduğum ‘Çanakkale Geçilmez. Bu gün, yarın ve ilelebet’ başlıklı 72 dizelik şiirimden bir dörtlüktü.       

Çimenlik, Kilitbahir, Eceabat, Boğaz, Arıburnu, Kabatepe… Tarihin seyrini değiştiren olay ve yerlerden…

Milli Mücadele de, ‘ya istiklal ya ölüm’ sloganının ‘parolaya dönüştüğü’ yer.

Yedi düvel’in, en teknolojik silahlarla saldırdığı ortamda, Osmanlı coğrafyasından dil, din, ırk ayrımı yapmadan, ‘ortak vatanı’ korumak için, göğsünü siper edip, birlik/beraberlik içinde Türkiye Cumhuriyetini kurma ruhu/enerjisinin adıdır Çanakkale.

Tarihe ‘Çanakkale Ruhu/enerjisi’ olarak geçen bu ‘ölmek için birleşme’ arzusu, bu gün bile anlaşılamamaktadır.

Bu gün içinde bulunduğumuz topluma baktığımızda, ‘Çanakkale enerjisi/ruhu’ dediğimiz bu ilgi/sevgi/saygı’ya ulaşılmazlığını net olarak görüyoruz.

Ortak paydalarımız bayrak/vatan/devlet/millet gibi kutsal mefhumlara rağmen, birlik beraberlik üzerinde şüphelerimiz olduğu gerçektir.

Bu ‘Çanakkale ruh ve enerjisi’ dediğimiz mefhumu ‘askerlik yapmayan’ bilebilir mi? Şehitlik, Gazilik gibi ulviyeti ve kutsiyeti yüksek makamları, ‘özgürlük, adalet, din, beraberlik’ duygusu taşımayanlar ne bilir.

Elbette bu duygulara teması engelleyen, aksiyon ve atraksiyonlar yok değil. Pahalılık, enflasyon, işsizlik, siyasi yozlaşma,  gerginlik vs. gibi.

‘Demokrasinin olmazsa olmazları’ başlığı altında, ‘seçim/sandık’ başarısı ve iktidar mücadelesi içinde, siyasi parti argümanları çerçevesinde, birbirlerine olmadık suçlama ve hakaretleri sallayanlar, ‘Çanakkale ruhu/enerjisi’ konusunda etkili ve saygın olabilir mi?

Maalesef, içinde bulunduğumuz yozlaşma ve gerginlik ortamı, birlik ve beraberliğimizi sosyal/siyasal ve ekonomik olarak bozmaktadır. Geleceğimizin teminatı olan gençliğimiz bu durumdan daha çok olumsuz etkilenmektedir.

Başta seçilmiş ve atanmışlar olmak üzere, içinde bulunduğumuz siyasi gerginlik nedeniyle ayrışma, kavga, niza gibi olumsuzluklara, herkes elinden geldiğince olumlu katkı yapmalıdır.

Yaşam kalitesini arttıran özelliklerin başında devlet ve yerel yönetimlerin yaptığı proje/yatırımların geldiği muhakkaktır.

Siyasi ayrıştırma, gerginlik, kavga, ekonomik sıkıntı, işsizlik gibi konular, toplumun yaşam kalitesini aşağı çeken gelişmelerdir.

Siyasi ayrıştırma, gerginlik, kavga, ekonomik sıkıntı, işsizlik gibi konular, toplumun yaşam kalitesini aşağı çeken gelişmeler olduğu unutulmamalıdır.

Dolayısıyla, ‘tarihe yön veren gelişmeler’ başında olan ‘Çanakkale Ruhu/enerjisinin eksilmemesi için, 18 Mart’ı sıradan kutlamanın ötesinde, dünyaya ve geleceğimizin teminatı gençlerimize unutturulmaması için çok çalışmalıyız.

Çanakkale Zaferinin 109. Yılında, altın harflerle tarihimizi yazan şehit, gazilerimize saygı ve minnetle anarken, 18 Mart 2015’de yazdığım ‘Çanakkale geçilmez’ şiirimden bir dörtlükle ayrılıyorum huzurlarınızdan.

‘Küçükvar der ‘vatan için çile seçilmez’/Şiarımız elbet ‘devlet-i ebet müddet’/Yardan geçilir, Çanakkale’den geçilmez/Dün, bu gün, yarın ve ilelebet…’

Kalın Sağlıcakla 

Whatsapp Image 2024 03 18 At 3.35.30 Pm

Kaynak: ADNAN KÜÇÜKVAR