ALAPLI MADENE VE TALANA “HAYIR” DEDİ!

Fındıklı Köyü Muhtarı Bayram Sezgin öncülüğünde gerçekleştirilen eylemde, köylüler madene karşı toplu vekalet vermeye başladıklarını açıkladılar. Avukatlar Yakup Okumuşoğlu ve Pembe Mine Yılmaz'a vekaletler toplandı ve ruhsat iptali davası açılması için hukuki süreç başlatıldı. Avukatlar, köylülere hukuki süreç hakkında bilgilendirme yaptı.
CHP’DEN TAM DESTEK
Eyleme katılan CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğrul, yaptığı konuşmada doğanın korunmasının vatan savunması kadar önemli olduğunu vurgulayarak, "Vatan savunması sadece silahla savaşmakla olmaz, taşına, toprağına, suyuna, ağaçlarına sahip çıkmak gerekir. Doğayı katledecek olan talana karşı durmak bir vatan borcudur" dedi. Ertuğrul’un konuşması, katılımcılar tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı.
Eyleme Akçakoca, Devrek, Çaycuma ve Ereğli’den gelen çevreciler de destek verdi. Protesto yağmur altında, maden sahasında kalan bir futbol sahasında gerçekleştirildi. CHP Ereğli ve Alaplı ilçe başkanları, TİP Ereğli İlçe Başkanı, DSP Alaplı İlçe Başkanı ve çevre gönüllüleri de eyleme katılarak maden aramalarına karşı olduklarını belirttiler.
KÖYLÜLER KARARLI
Çevre gönüllüleri adına konuşan aktivist Çetin Yılmaz, köylülerin altın madeni ruhsatı iptal edilene kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirterek, "Tüm köy halkı olarak ayrılıkları bir kenara bıraktık ve tek bir amaç uğruna birleşerek mücadele ediyoruz. Mavera Madencilik buradan gidene kadar direneceğiz" dedi. Yılmaz'ın konuşmasının ardından köylüler ve katılımcılar ellerini havaya kaldırarak "Söz veriyoruz" diye haykırdı. Eylemin devamında Devrek TEMA temsilcisi Faik Mekik ile Çaycuma Çevre Gönüllüsü Fahri Bozbaş da destek konuşmaları yaptı.
“FINDIK BAHÇELERİ YOK EDİLECEK!
Fındıklı Köyü Muhtarı Bayram Sezgin, basın açıklamasında maden arama çalışmalarının bölge halkı için büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Köylerinin nesiller boyunca fındık ve ormancılıkla geçim sağladığını söyleyen Sezgin, maden aramalarının binlerce ağacı, orman canlılarını ve fındık bahçelerini yok edeceğini ifade etti. Sezgin, "Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar ve Kasımlı köyleri maden sahasının içinde yer alıyor. Ayrıca Akçakoca'ya bağlı birçok köy de bu maden sahasından etkilenecek. Kestane meşesi ve ceviz ormanlarıyla dolu bu bölge, birçok endemik bitki ve kırmızı benekli alabalık gibi nadir türlere ev sahipliği yapıyor" dedi.
Sezgin, maden ruhsatının verilmesinin ardından köy muhtarlıkları ve bölge halkına herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını belirterek, Zonguldak Valiliği ve diğer yetkililerin köy halkını bu konuda bilinçlendirmemesinin endişeleri daha da artırdığını ifade etti.
MADENCİLİK FAALİYETLERİNE KARŞI ÇIKTI!
Muhtar Sezgin, Mavera Madencilik’in uluslararası sömürü madenciliği yapan şirketlerin taşeronu olduğundan şüphe ettiklerini dile getirdi. Şirketin, köylerinin tarım ve yaşam alanlarını tehdit ettiğini vurgulayan Sezgin, "Bizler, doğamıza, ülkemize ve çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmakla yükümlüyüz. Erzincan İliç’te yaşanan çevre felaketinin bir benzerini burada yaşamak istemiyoruz. Siyanürle yaşamayı kabul etmiyoruz ve maden arama ruhsatının iptal edilmesi için toplu vekalet veriyoruz" dedi.
Tüm Batı Karadeniz halkına seslenen Sezgin, "Alaplı, Devrek, Akçakoca ve tüm Batı Karadeniz bölgesi olarak madene ve talana hayır diyoruz. Ormanlarımızı, sularımızı ve tarım alanlarımızı yağmalatmayacağız" diyerek eylemi sonlandırdı. Katılımcılar hep birlikte, Mavera Madencilik’in bölgeden çekilmesi için mücadeleye devam edeceklerini ilan ettiler.